Prof. Dr. Nilgün TurhanPROF. DR. NİLGÜN TURHANMENÜ+90551 971 4042
Blog

Sağlıklı Menopoz İçin 10 Adım

Sağlıklı Menopoz İçin 10 Adım

Sağlıklı Menopoz

Menopozun kelime anlamı son adet kanamasıdır.Perimenopoz yani menopoza geçiş dönemi doğal bir hadise süreç olup yavaş gelişir.Menopoz sizi fiziksel ve ruhsal olarak değişik derecelerde etkiler. Her kadının menopoz belirtileri kendisine has olup ne aynı zamanlarda başlar, ne de herkesi aynı şekilde etkiler. Menopozda oluşan değişiklikleri tamamen normal değerlendirip geçiştirmemek gerekir. Menopoz kadın hayatının önemli bir dönemidir ve mutlaka doktora gidilmelidir. Çünkü birçok hastalıklar menopoz yaş gurubunda çok daha sık görülür.

Menopoz overlerdeki (yumurtalıklar) folliküllerin (yumurtacıklar) giderek tüketilmesi sonucunda gerçekleşir. Menopoza yaklaştıkça vücudumuz daha az miktarlarda kadınlık hormonu (estrojen ve progesteron) üretmeye baslar ve bu durum sıklıkla birkaç sene sürer. Bazı aylarda yumurtlama olmayabilir ve hormon seviyeleri büyük farklılıklar göstermeye başlar. Bazen hormonal değişiklikler daha yumuşaktır. Hormon seviyelerinin değişmesinden dolayı şikayetler değişken ve önceden tahmin edilemez olurlar.

Sağlıklı Menopoz İçin 10 Adım

Menopoz birçok unsurla ilgilidir: yaşlanma, cinsel yaşam, ruh hali, kanser riski, diyet ve egzersiz. Menopoz size genel sağlık ve yaşam tarzı seçeneklerini yeniden değerlendirme olanağı sağlar. Menopozal yılları sağlıklı ve mutlu bir şekilde geçirmek için şu 10 adımı takip etmenizi öneririz:

1. Menopoz Belirtilerini Tanıyın: Çoğu kadın menopozal döneme 40’lı yaşların sonlarında girer ve 50 yaş civarında tamamlar ama bazı kadınlar 55 yaşa kadar hala geçiş döneminde bulunabilir. Çok az sayıda kadın ise 40 yaş altında menopoza girer; bu duruma prematür menopoz (erken menopoz) denir.

Adet Değişiklikleri: Menopozun en belirgin göstergesi aylık kanamaların (menstürasyon) kesilmesidir. Ancak menopozdan10 sene önce bile hormon seviyelerindeki düzensizliklere bağlı olarak adet kanamaları değişiklik gösterebilir. Zamanla daha hafif veya ağır kanamalar haline dönüşüp birbirlerinden uzaklaşıp yakınlaşabilirler. 1-2 adet dönemi atlayabilir, daha sonra yeniden başlayabilir. Adet kanamalarının miktarı ve süresi azalabilir. Geçiş döneminin sonlarında adet kanamalarının düzensizleştiği veya bittiği zaman menopoz belirtilerini hissedebilirsiniz. Bu sıklıkla kadınların “değişiklikten geçmekte olduğu” veya “menopoza girdiği” döneme rastlar.

Sıcak Basmaları: Vücudumuzun ısısını sabit tutmak için kullandığı yollardan biri de cilde giden kan akımı miktarını değiştirmektir. Estrojen bu olayı etkiler. Menopozda dalgalanan estrojen seviyelerinden dolayı vücudunuz ısını sabit tutmakta zorlanabilir. Menopozla birlikte vazomotor sistem dengesi bozulur. Sonuç olarak sıcak basmaları ortaya çıkabilir. Bu nöbetler sırasında kendinizi sıcak hissetmek dışında terleyebilirsiniz de. Bu olay gece uykuda olduğunda “gece terlemeleri” adını alırlar. Dört menopozal kadından üçünde bu yakınma vardır. Tedavi verilmezse bu kadınların yarısı kadarında sıcak basmaları 5 yıl veya daha fazla devam eder. Bazı kadınlarda ise 40 yaş civarında başlayabildiği gibi 70 yaşlarına kadar devam edebilirler. Bu durum kişilerin vazomotor sistemlerindeki farklılık, kan hormonal düzeyinin düşüş hızı, kilosu, egzersiz yeterliliği, sosyal aktivitesine göre değişir.

Ruhsal Durum Ve Bellek: Menopoz ruhsal değişiklikler, alınganlık, heyecan ve bazen de bellek ve konsantrasyonda değişikliklere neden olabilir. Bazı kadınlarda özellikle menopozu kadınlığın kaybı olarak düşünenlerde kendine güven azalır ve depresyon oluşur.

Dış Görünüm: Düşük estrojen seviyeleri dış görünümün giderek değişmesine sebep olabilir. Bazı kadınlarda kırışıklıklar artabilir. Bunun nedeni estrojen hormonunun normalde cildi destekleyen kollajenin korunmasına yardımcı olmasıdır. Osteoporoz nedeniyle oluşan omurilikteki çökme kırıkları sonucunda ortalama 5 cm kadar boy kısalabilir.

Mesane (İdrar Kesesi) Kontrolü: Düşük estrojen seviyeleri mesane ve idrar yollarını döşeyen dokunun incelmesine ve sonuç olarak mesane kontrolünde azalmaya veya beklemediğiniz bir anda; örneğin güldüğünüzde veya aksırdığınızda az miktarda idrar kaçırmanıza sebep olur. Özellikle geceleri daha sık idrar ihtiyacı duyabilirsiniz ve idrar yolları enfeksiyonlarına daha yatkın hale gelebilirsiniz

Diğer Belirtiler: Bazı menopozal kadınlarda değişen estrojen seviyeleri uyku bozuklukları, eklem ağrısı, kemik ve kas ağrısı, yorgunluk, vajende kuruluk ve cinsel fonksiyonlara ilgi azlığı oluşturur.

İlaçlarla Veya Cerrahi Yolla Oluşan Menopoz: Doğal olarak menopoza ulaşmadan yumurtalıklarınızın alınması veya kemoterapi veya başka ilaçlarla yumurtalık fonksiyonlarının durması kaç yaşında olursanız olun sizi hızla menopoza sokar.

Eğer histerektomili (rahmin ameliyatla alınması) iseniz artık adet kanamalarınız olmaz ama yumurtalıklarınız bırakıldı ise genellikle yumurtacıklar bitene kadar fonksiyon görürler. Bu operasyonu geçirdi iseniz ve menopozal belirtileriniz olduğunu düşünüyorsanız hekiminize başvurmalısınız.

2. Sağlık Durumunuzun Uzun Süreli İyiliği İçin Şimdiden Plan Yapın:Artık kadınlar 80 yaş üstüne çıkabiliyorlar. Yani bu da ömrümüzün 1/3’ini menopoz sonrası dönemde geçireceğimiz anlamına geliyor! Eğer sağlığınız için gerekli yaşam tarzı değişikliklerini yapmadı iseniz şimdi yapın: değişmek için hala gecikmiş değilsiniz! Uzun süreli bir ömür beklentisinden dolayı kadınlar değişen derecelerde yaşa bağlı sağlık problemleri yaşayacaklardır. Doğal bir hadise olmasına rağmen estrojen seviyelerinin azalması menopozda bazı hastalıkların gelişimini hızlandırabilir.

Osteoporoz (Kemik Erimesi-Sessiz Hırsız): Çoğumuz maksimum kemik kitlemizi 20’li yaşlarda kazanmış oluruz. 35 yaş civarında kemik dansitesi (yoğunluğu) azalmaya başlar ve yaşımız ilerledikçe kemiklerimizin incelmesine sebep olur. Bu olay menopozdan sonra hızlanır çünkü kemik kaybını normalde yavaşlatan hormon olan estrojen seviyeleri azalmaktadır. Normalde kemik yapım ve yıkım halinde olan dinamik bir yapıdır. Yaşla ve menopozla birlikte kemikte yıkım artarken yapım yavaşlar. Kadınlar menopozdan sonraki 5-10 yıl içinde her yıl kemik yoğunluklarının % 2-5’ini kaybederler. Yani bir kadın bu dönemde toplam kemik kitlesinin % 30 kadarını kaybedebilir ve bu da menopozdan sonraki yaşlarda osteoporoza sebep olur. Maalesef kişi bir kemik kırığı oluşuşana kadar bu kayba ait bir belirti fark etmez. Bu nedenle de olaya “sessiz hırsız” denir. Zayıf kemikler kolay kırılır ve bu durum çok fazla sayıda insanı etkileyerek major bir sağlık sorunu oluşturur. Kırık sıklıkla kalçalarda, bilek ve omurgalarda olur ve düşkünlük, ağrı, şekil bozukluğu ve hatta ölüme neden olur. Menopoz kemik sağlığını ve osteoporoz için kişisel risk faktörlerini değerlendirmek için size mükemmel bir fırsattır ve böylelikle kemiklerinizi sağlıklı tutmak için gerekli yaklaşım da tespit edilmiş olur.

Osteoporosis için Risk Faktörleri

Değiştirebilecekleriniz

  • Fiziksel aktivitede bulunmamak
  • Kalsiyumdan fakir beslenmek
  • Fazla diyet yapmak veya yeme bozuklukları
  • Fazla alkol alımı (düzenli olarak günde 2 bardaktan fazla içki içmek)
  • Fazla kafein alımı (düzenli olarak günde 3 kaptan fazla kahve, çay veya kola)
  • Sigara içmek
  • Menopozdan sonra estrojen azalması

Değiştiremeyecekleriniz:

  • Küçük kemikli olmak
  • Kafkasya veya Asya kökenli olmak
  • Ailede osteoporoz hikayesi
  • Kadın olmak
  • İleri yaş
  • Bazı ilaçların uzun süreli kullanımı

Kardiovasküler Hastalık (Kalp Hastalıkları Ve İnme): Menopoz sonrasında kadınlarda ölümün en sık görülen ama en az tespit edilebilen sebebi kalp damar hastalıklarıdır.

Menopozdan önce kadınlarda kalp hastalıkları erkeklerden çok daha az görülmektedir. Bunun sebebi estrojenin kalp ve kan damarlarımız üzerindeki koruyucu etkisidir. Ancak menopozdan sonra kadınların kalp hastalığı riski düşük estrojen seviyelerinden dolayı artar. 65-75 yaşlarına doğru kadınla erkeğin kalp damar hastalıkları riskleri eşitlenir. Ölümün birinci sebebi olmasının yanı sıra kalp hastalığı aktiviteyi kısıtlayan ve bağımsızlığı engelleyen ikinci tıbbi durumdur. Kalp damar hastalıkları riskine katkıda bulunan bir çok faktör vardır. Sizde var olabilecek faktörleri tespit edip riskinizi azaltmak için elinizden geleni yapın.

Kardiovasküler Hastalıklar için Risk Faktörleri

Değiştirebilecekleriniz:

  • Sigara içmek
  • Kan basıncının yüksek olması (hipertansiyon)
  • Kilolu olmak
  • Diyabet (şeker hastalığı)
  • Fiziksel aktivitede bulunmamak
  • Düşük HDL (iyi kolesterolün düşük olması)
  • Yüksek LDL (kötü kolesterolün yüksek olması)
  • Trigliseridlerin yüksek olması

Değiştiremeyecekleriniz:

  • İleri yaş
  • Ailede kalp damar hastalıkları hikayesi

Meme Kanseri: Tüm kadınlar yaşları ilerledikçe artmış meme kanseri riski ile karşılaşırlar. Eğer bir kadın 85 yaşına kadar yaşarsa meme kanserine yakalanmak için 1/9 şansı olacaktır. Çoğu meme kanseri vakası 60 yaştan sonra ortaya çıkar ve batı ülkelerinde bu hastalıktan ölüm giderek azalmaktadır. Yaş dışında meme kanseri için en önemli risk faktörleri aile hikayesi ve ilk gebeliği hayatın ileri yaşlarına ertelemek veya hiç gebe kalmamış olmaktır. Diğer risk faktörleri alkol alımı (düzenli olarak günde 2 bardaktan fazla içki),kilo ve eksersiz yapmamak. Hormon alan kadınlarda meme kanseri riskinin artma olasılığına ilişkin birçok tartışma yapılmış olmasına rağmen 5 yıl ve daha az hormon kullanımının ek bir risk oluşturmadığı çalışmalarla gösterildi. Uzun süreli hormon kullanıcılarında ise küçük bir risk artışı olabilir. Birçok kadın meme kanserinden korkmasına rağmen bugün 50 yaş civarında akciğer kanserinden ölüm oranları meme kanserinden ölüm oranlarını geçmiştir.

3. Doğru Beslenin: İdeal olarak günlük diyetimiz önerilen günlük vitamin ve mineral miktarlarını içermelidir. Eğer içermiyorsa vitamin ve diğer destekleyicilerden alabilirsiniz. Yağ (özellikle doymuş yağ) ve şeker alınımını azaltmak ve diyetteki lif miktarını artırmak ideal kilonuzu korumanızı sağlar. Obesite meme, endometrium (rahim iç tabakası) ve kalp damar hastalıkları için risk faktörü olduğu için yaş ilerledikçe kilo alma eğilimine karşı koymak çok önemlidir. Çünkü yaşla birlikte bazal metabolizma hızı azalmaktadır.

Kemik kuvvetini maksimum hale getirmek için 19-49 yaşlar arasında 1000 mg, 50 yaş civarında ise 1000-1500 mg kalsiyum almamız gerekir. Kapalı iklimli ülkelerde veya bir nedenle güneşten uzak yaşıyorsanız kalsiyum emilimini artırmak için 400-800 IU D vitamini alabilirsiniz. Yaz ayları boyunca (nisandan ekime) cilt yolu ile yeterli D vitamini yapacak gün ışığı alırız. D vitamini içeren başlıca besinler ise balık, yumurta ve süttür.

Bazı kadınlar fitoestrojen (bitkisel estrojenler) alınımını artırdıkları zaman sıcak basmalarında, vajinal kurulukta ve diğer menopozal belirtilerinde rahatlama sağladıklarını ifade ederler. Estrojen benzeri bazı özellikleri olan bu bileşikler soya fasülyesi ürünlerinde (soya sütü, tofu),tüm buğdaygiller ve bazı meyve ve sebzelerde bulunurlar. Osteoporoz, kalp hastalıkları ve meme kanseri üzerindeki etkileri de halen araştırılmakta olan bu maddelerin günlük ne kadar alınacağı üzerine henüz görüş birliği yoktur ama tipik bir Asya’lının diyetinde günde 20-50 gr soya proteini vardır. Bazı Asya ülkelerinde sıcak basması şeklinde bir yakınma olmadığı gibi meme kanseri de batı ülkelerinde olduğundan daha azdır. Ancak bunları ilaç olarak almadan önce mutlaka doktorunuza danışmanız gerekir. Çünkü doz miktarını bilinmediğinden özellikle endometrium ve meme kanseri açısından düzenli takiplerinizin olması gereklidir.

Alınan kafein ve alkol orta miktarları aşmamalı ve böylece osteoporoz ve meme kanseri riski azaltılmalı ve yanı sıra bunların fazla kullanımından ortaya çıkacak uyku bozuklukları ve stresten de uzaklaşılmalıdır.

Birçok kadın kahve ve çay alınımını azalttıklarında sıcak basması ve idrara çıkma sıklıklarının azaldığını ifade ederler.

4. Aktif Bir Cinsel Hayatınız Olsun: Menopoz sonrasında sağlıklı bir cinsel yaşamın siz ve eşiniz için faydaları çok fazladır. Ancak yaşadığınız hormonal değişiklikler bazı cinsel problemlere yol açabilir. Vajinal kuruluk cinsel ilişkinin ağrılı olmasına yol açabilir; düşük hormon seviyeleri cinsel organlardaki hassasiyeti ve kan akımını azaltabilir, bazı kadınlarda ise cinsel aktiviteye ilgi kaybolabilir. Bu sorunlar için yardım mümkündür, bu nedenle doktorunuza problemlerinizi çekinmeden anlatmanızda fayda vardır. Çözüm vajinal kuruluğu giderecek basit kaydırıcı jel, hormon tedavisi veya başka medikal tedavileri kapsayabilir. Bu arada yeri gelmişken hatırlatalım; tüm yaşlardaki kadınların güvenli cinsel aktivite ve cinsel yolla geçen (zührevi) hastalıklar hakkında bilgi edinmesi gerekir.

Menopozda Cinsel Yaşamınızı Değiştirebilen Faktörler

  • Hormon seviyelerinin azalması
  • Başka nedenlerle alınan ilaçlar
  • Partnerinizle olan ilişkinizde zorluklar
  • Uzun süreli ruhsal sıkıntılar

5. Sigara İçmeyi Bırakın: Eğer bu kötü alışkanlığa sahipseniz lütfen bırakın ! Batı ülkelerinde her 35 dakikada bir sigara içen bir kadının kalp hastalığı, kanser ve akciğer hastalıklarından öldüğü saptanmıştır. Bu bir günde 42 kadın yılda 15.000 kadın demektir! Sigara estrojen seviyesini azaltarak adet düzensizliklerine, erken menopoza ve osteoporoza yakalanma riskinin artmasına neden olur. Sigara içenler ayrıca akciğer, ağız, gırtlak, rahim ağzı ve mesane kanserlerine, kalp damar hastalıkları ve kronik akciğer hastalıklarına daha sıklıkla yakalanırlar.

Unutmayın uzun yıllardır sigara içmiş olsanız bile bırakmak için asla geç değildir. Bunun için aile ve arkadaşlarınızdan destek alabilir, doktorunuzdan ve eczacınızdan yardım isteyebilirsiniz.

6. Aktif Olun: Düzenli fiziksel aktivite kemik ve kasları kuvvetlendirir. Ayrıca denge, esneklik ve çevikliğinizi de artıracağı için düşme bunun neticesi oluşabilecek kemik kırığını da engeller. Egzersiz kalbinizi kuvvetlendirir, kemik kaybını yavaşlatır, kendinize güveninizi artırır, stresi azaltır ve sağlıklı bir kiloyu korumada çok önemli rol oynar. En iyi aktivite planı aerobik hareketleri (örneğin koşu veya düşük şiddette aerobik) ve ağırlık hareketleri (örneğin hızlı yürüyüş ve ağırlık kaldırma) kapsar. Çoğu kadın vücutları egzersize çok ihtiyaç maalesef duysa da yeterli egzersiz yapmazlar. Haftada 3 kez fiziksel aktivitede bulunmak sağlık ve dış görünüşünüz için birebir olacaktır.

7. Hormon Tedavisi (Hrt) Hakkında Bilgi Edinin : HRT menopozda yumurtalıklarınızın artık yapmadığı hormonların yerine koymak amacı ile kullanılır. Estrojen ve progesteron menopoz tedavisinde kullanılan hormonların genel adlarıdır. Çoğu kadın bu iki hormonu birlikte alır çünkü progesteron rahmi endometrial kanserden korur. Ama histerektomi ameliyatı (rahiminiz ameliyatla alındı ise) geçirdiyseniz sadece estrojene ihtiyacınız vardır.

Faydaları: Çoğu kadın HRT’yi sıcak basmaları, uyku bozuklukları ve menopozla ilgili ruhsal değişikliklerin çabuk bir şekilde ortadan kalkması için kullanır. HRT aynı zamanda vajinal kuruluk, gece terlemeleri, yorgunluk ve eklem ağrılarını da azaltır. Bu belirtiler genellikle kısa süreli HRT kullanımı ile kontrol altına alınırlar (5 yıldan az).

Bir başka önemli husus HRT’nin kolon (kalın barsak) kanserinden ölümleri de % 50 azaltmasıdır. Bu özellikle kolon kanseri için ailesel yatkınlık olan kadınlarda önemlidir. Alzheimer hastalığı kadınlarda erkeklerden 1.5 – 3 kat fazladır ve yapılan ilk çalışmalar HRT’nin bu hastalığı önlediğini göstermektedir.

Çoğu kadın kanser korkusu ile HRT almaktan korkar. Kısa süreli kullanım (5 yıldan az) meme kanseri riskini artırmaz. Uzun süreli HRT kullanıcılarında ise kullanmayanlara göre risk çok az yükselir ama unutmayalım ki düzenli egzersiz yapmamak, alkol almak, meme kanseri riskini HRT’den daha fazla yükseltir. Kişisel veya aile meme kanseri öyküsü olan kadınlar diğer hastalıklara ait risk faktörlerini de göz önüne alarak HRT’nin fayda ve risklerini doktorları ile tartışmalıdırlar.

Endometrium kanseri (rahim iç tabakasının kanseri) de birçok hasta için korku kaynağıdır. Ama bu kanser en çok HRT almayan kadınlarda görülür. Estrojen tek başına kullanılırsa endometrium kanserine sebep olabileceği doğrudur ama progesteron ile dengelenince bu risk ortadan kalkar. İşte bu nedenle eğer rahminiz varsa tedavinize bu hormon da ilave edilir.

HRT over (yumurtalık) kanseri riskini artırmaz. Hatta çalışmalar over kanserine yakalanmış olsanız bile bu tedaviden faydalanabileceğinizi göstermektedir.

Bazen estrojen meme hassasiyeti ve aşırı vajinal akıntıya sebep olabilir. HRT içindeki progesteron depresyon, baş ağrısı ve bulantıya sebep olabilir. Doktorunuz bu etkileri ortadan kaldırmak için farklı hormon tip ve dozları önerebilir.

Kombine tedavi (estrojen ve progesteron birlikte) aylık kanamalara yol açan şekilde kullanılabileceği gibi aylık kanama olmadan devamlı kullanım şeklinde de kullanılabilir. Sağlık durumunuza uygun şekilde verilebilecek bu tedavi alternatiflerini doktorunuzla tartışabilirsiniz.

HRT tipine de doktorunuz zorunluluk göstermedikçe siz karar verebilirsiniz. Farklı HRT tipleri değişik kaynaklardan farklı estrojen ve progesteron tipleri içerirler. Bu hormonların kullanım (tablet, krem, patch (cilde yapıştırılarak kullanılan ilaç tipi) enjeksiyon ve vajinal yolla kullanılan ilaçlar) ve bir araya getirilme (kombinasyon) şekilleri çok farklıdır. Bunların seçiminde kişisel ihtiyaçlarınızı da doktorunuza belirtmenizde fayda vardır.

Hormon Tedavisi İle İlgili Seçenekler: HRT’nin fayda ve risklerini anladıktan sonra şu tercihlerden birini yapabilirsiniz: asla almamak, şimdi almak veya sonra almak. Genelde HRT almamanız gereken durumlar sebebi açıklanmamış vajinal kanama, aktif karaciğer hastalığı veya meme kanseridir. Başka rahatsızlıklarınızı da örneğin pıhtılaşma ile ilgili sorunlarınızı doktorunuzun bilmesi gerekir.

HRT almaya veya almamaya karar verseniz bile seçiminiz kalıcı olmak zorunda değildir. Her zaman fikrinizi değiştirebilirsiniz. Yine bunu yaparken de doktorunuzla birlikte karar vermelisiniz.

Sonuç olarak bugün HRT kullanımında kabul edilen görüş faydanın riskten daha fazla olduğudur ama yine de son karar size ait olup kendiniz için en iyi seçimi siz yapmalısınız.

8. Alternatif Tedaviler Hakkında Da Bilgi Edinin: Menopoz belirtilerini tedavi etmek için HRT dışında başka yollar da vardır: klonidin ve belladon alkaloidleri sıcak basmalarında, oral kontraseptifler (doğum kontrol hapları) erken menopoza geçiş dönemindeki düzensiz kanamalar ve sıkıntılarda ve bazı spesifik ajanlar da osteoporozun önleme ve tedavisinde kullanılabilirler. Yine bunları da size uygunluk açısından doktorunuzla tartışabilirsiniz.

Bugün birçok bitkisel tedavi seçenekleri de vardır. Ancak bunların bazılarının bilimsel etkinlik ve emniyetleri tespit edilmiştir. Çoğu kısa süreli etki gösterirler ve uzun dönemde osteoporozu ve kalp hastalıklarını önleyip önlemedikleri bilinmemektedir. Estrojen benzeri etkilerinden dolayı yine doktorunuzla görüşmeden bunları almanız doğru değildir. Hele ki zaten HRT alıyorsanız alternatif tedavileri (akupunktur, masaj, özellikle bitkisel tedaviler) mutlaka doktorunuzun bilgisi altında ve uygunsa denemelisiniz.

9. Pozitif Düşünün, Destek Alın: Eşiniz, aileniz ve arkadaşlarınız menopoz boyunca size destek olabilirler. Menopoz döneminizin sizin ve onlar üzerindeki etkilerine dair hislerinizi ve düşüncelerinizi onlarla tartışın. Duygularınızı anne ve kızlarınızla paylaşın veya sosyal gruplara katılıp fikir, çare ve deneyim alışverişinde bulunun.

10. Mesuliyet Alın! : Sağlığınız ile ilgili sorunlarınızı doktorunuza danışmaktan kaçınmayın. Risklerinizi anlayın. Bilgi edinin, böylece sağlığınızı koruyabilir, menopoz ve yaşlanmanın yaşam kaliteniz üzerindeki etkilerini en aza indirmeniz mümkün olur. Menopoz ve sonrasında nasıl yaşamanız gerektiğine dair seçenekleriniz var. Bilgi edinirseniz hangi tercihi yaparsanız yapın rahat ve güvende olursunuz.

Birçok kadın için menopoz, adet ve adet öncesi gerginliklerden, gebelik korkusundan ve korunma zorunluluğundan kurtulunmuş bir özgürlük dönemidir. Siz de yaşamınızın geri kalan bu üçte birlik bu dönemini en güzel şekilde yaşamak için planlar yapın ve doktorunuzla bu konuları konuşmaktan ve gerekirse tıbbi yardım da almaktan çekinmeyin.

Güncelleme Tarihi: 16.03.2021
Prof. Dr. Nilgün Turhan
Editör
Prof. Dr. Nilgün Turhan
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır.
Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.
Prof. Dr. Nilgün Turhan

Prof. Dr. Nilgün Turhan

Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Tedavisi Uzmanı

1983 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun olduktan sonra 1985-1989 yılları arasında Zekai Tahir Burak Kadın Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Kadın Hastalıkları ve Doğum ihtisasımı tamamladım. 1990-1991 yılları arasında Üreme Endokrinolojisi, İnfertilite ve Tüp Bebek konularında İtalya Modena Üniversitesinde 1 yıl süre ile eğitim gördüm.

Sayfalar
Prof. Dr. Nilgün Turhan TelefonProf. Dr. Nilgün Turhan WhatsappProf. Dr. Nilgün Turhan Randevu
Prof. Dr. Nilgün TurhanProf. Dr. Nilgün TurhanKadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Tedavisi Uzmanı
+90551 971 4042
İnternet sitemizde çerez kullanılmaktadır. Çerez Politikası sayfasını inceleyebilirsiniz. Devam etmeniz halinde çerez kullanımına izin verdiğinizi kabul edeceğiz.